have to has to
Kesinlik,gereklilik ve zorunlukdan bahsetmek isterseniz kullanırsınız.
Kesinlik-Katiyet
The coffers have to be under this tree.(Haritaya bakar ve der)
Hazine bu ağacın altında olmalı.
Gereklik
She has got a baby so we have to visit her at the weekend.
Bebeği var bu yüzden ziyaretine gitmeliyiz.
Zorunluk
Children have to get home on time before their fathers come.
Çocuklar,babaları eve gelmeden önce zamanında evlerinde olmalılar.
Özneye göre have to yada has to olacağını belirleriz.Üçüncü tekil şahıslar (he/she/it) özne ise has to ve yalın halde bir yüklem takip eder.
She has to buy a new set of pencils for her daughter.(Gereklik)
Kızı için yeni bir kalem seti almalı.(Özne she olduğu için has to)
First question has to be false.(Kesinlik)
Birinci soru yanlış olmalı.(Burada first question yerine it kullanmak mümkün)
He has to paint his grandparents’ house today.(Zorunluk)
Büyük anne ve babasının evini bugün boyamalı.
- I/they/you/we özne ise have to gelmelidir.
They have to launch a new satellite.
Yeni bir uydu göndermeliler.
have to has to olumlu cümle
He
She
It
Ahmet
Ayşe |
has to | fly to izmir |
We
They
You
I
I and he |
have to |
Özne + have to/has to + Yüklem
Soru cümlesi
Sorularda have to kullanmak gerekir.has to kullanılmaz.
Do you have to go?
Gitmek zorundamısın?
Does she have to purchase a new purse?
Yeni bir cüzdan almalı mı?
Do |
We
They
You
I I and he |
drive to Ankara ? |
Does |
He
She
It
Ahmet
Ayşe |
Do/Does + Özne + Yüklem ?
Olumsuz cümle
Olumsuz cümlede özneye göre don’t have to yada doesn’t have to kullanılır.Anlam olarak “gerek olmadığı” vurgulanır;zorunluluk söz konusu değildir.Tabloda bunu görelim.
We
They
You
I
I and he |
don’t have to | see a doctor. |
He
She
It
Ahmet
Ayşe |
doesn’t have to |
Geçmiş zaman hali - Olumlu
She had to cook the dinner.
Akşam yemeğini yapmalıydı.
We
They
You
I
I and he |
had to | see a doctor. |
He
She
It
Ahmet
Ayşe |
Olumsuz cümle
We
They
You
I
I and he |
did not have to didn’t have to |
see a doctor. |
He
She
It
Ahmet
Ayşe |
Doktora gitmese olurdu.(bu bir gereklilik değildi.)